Vâkıa Suresi

الواقعة

    56:1

  • بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ إِذَا وَقَعَتِ ٱلْوَاقِعَةُ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Olacak vak'a olduğu zaman

  • 56:2

  • لَيْسَ لِوَقْعَتِهَا كَاذِبَةٌ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onun oluşunu yalanlayacak kimse yoktur.

  • 56:3

  • خَافِضَةٌۭ رَّافِعَةٌ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    O, alçaltıcıdır, yükselticidir.

  • 56:4

  • إِذَا رُجَّتِ ٱلْأَرْضُ رَجًّۭا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Yer şiddetle sarsıldığı

  • 56:5

  • وَبُسَّتِ ٱلْجِبَالُ بَسًّۭا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Dağlar serpildikçe serpildiği

  • 56:6

  • فَكَانَتْ هَبَآءًۭ مُّنۢبَثًّۭا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Dağılıp toz duman haline geldiği

  • 56:7

  • وَكُنتُمْ أَزْوَٰجًۭا ثَلَٰثَةًۭ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ve sizler üç sınıf olduğunuz zaman

  • 56:8

  • فَأَصْحَٰبُ ٱلْمَيْمَنَةِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْمَيْمَنَةِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Sağın adamları (var ya) ne mutludurlar onlar!

  • 56:9

  • وَأَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْمَشْـَٔمَةِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Solun adamları ise ne uğursuzdurlar onlar!

  • 56:10

  • وَٱلسَّٰبِقُونَ ٱلسَّٰبِقُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Önde olanlar (var ya), onlar öncüdürler.

  • 56:11

  • أُو۟لَٰٓئِكَ ٱلْمُقَرَّبُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İşte o yaklaştırılanlar,

  • 56:12

  • فِى جَنَّٰتِ ٱلنَّعِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Nimet cennetlerindedirler.

  • 56:13

  • ثُلَّةٌۭ مِّنَ ٱلْأَوَّلِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Çoğu önceki ümmetlerden,

  • 56:14

  • وَقَلِيلٌۭ مِّنَ ٱلْءَاخِرِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Birazı da sonrakilerden.

  • 56:15

  • عَلَىٰ سُرُرٍۢ مَّوْضُونَةٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    (Onlar) cevherlerle işlenmiş tahtlar üzerindedirler.

  • 56:16

  • مُّتَّكِـِٔينَ عَلَيْهَا مُتَقَٰبِلِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Karşılıklı olarak onların üzerinde yaslanırlar.

  • 56:17

  • يَطُوفُ عَلَيْهِمْ وِلْدَٰنٌۭ مُّخَلَّدُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Çevrelerinde, ölümsüzlüğe ulaşmış gençler dolaşırlar.

  • 56:18

  • بِأَكْوَابٍۢ وَأَبَارِيقَ وَكَأْسٍۢ مِّن مَّعِينٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Kaynağından doldurulmuş, testiler, ibrikler ve kadehlerle.

  • 56:19

  • لَّا يُصَدَّعُونَ عَنْهَا وَلَا يُنزِفُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ondan ne başları ağrıtılır, ne de akılları giderilir.

  • 56:20

  • وَفَٰكِهَةٍۢ مِّمَّا يَتَخَيَّرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Beğendikleri meyvalar,

  • 56:21

  • وَلَحْمِ طَيْرٍۢ مِّمَّا يَشْتَهُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Canlarının çektiği kuş etleri,

  • 56:22

  • وَحُورٌ عِينٌۭ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İri gözlü hûriler,

  • 56:23

  • كَأَمْثَٰلِ ٱللُّؤْلُؤِ ٱلْمَكْنُونِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Saklı inciler gibi,

  • 56:24

  • جَزَآءًۢ بِمَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Yaptıklarına karşılık olarak verilir.

  • 56:25

  • لَا يَسْمَعُونَ فِيهَا لَغْوًۭا وَلَا تَأْثِيمًا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler.

  • 56:26

  • إِلَّا قِيلًۭا سَلَٰمًۭا سَلَٰمًۭا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Duydukları söz, yalnız "selam", "selam" dır.

  • 56:27

  • وَأَصْحَٰبُ ٱلْيَمِينِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْيَمِينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Sağın adamları, nedir o sağın adamları!

  • 56:28

  • فِى سِدْرٍۢ مَّخْضُودٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Dalbastı kirazlar,

  • 56:29

  • وَطَلْحٍۢ مَّنضُودٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Meyva dizili muzlar,

  • 56:30

  • وَظِلٍّۢ مَّمْدُودٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Uzamış gölgeler,

  • 56:31

  • وَمَآءٍۢ مَّسْكُوبٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Fışkıran sular.

  • 56:32

  • وَفَٰكِهَةٍۢ كَثِيرَةٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Pek çok meyva arasında,

  • 56:33

  • لَّا مَقْطُوعَةٍۢ وَلَا مَمْنُوعَةٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Tükenmeyen ve yasaklanmayan

  • 56:34

  • وَفُرُشٍۢ مَّرْفُوعَةٍ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ve yükseltilmiş döşekler üstündedirler.

  • 56:35

  • إِنَّآ أَنشَأْنَٰهُنَّ إِنشَآءًۭ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Biz kadınları yeniden inşa ettik (yarattık).

  • 56:36

  • فَجَعَلْنَٰهُنَّ أَبْكَارًا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onları bâkireler yaptık.

  • 56:37

  • عُرُبًا أَتْرَابًۭا
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Hep yaşıt sevgililer,

  • 56:38

  • لِّأَصْحَٰبِ ٱلْيَمِينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Sağın adamları içindir.

  • 56:39

  • ثُلَّةٌۭ مِّنَ ٱلْأَوَّلِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Bir çoğu öncekilerdendir.

  • 56:40

  • وَثُلَّةٌۭ مِّنَ ٱلْءَاخِرِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Bir çoğu da sonrakilerdendir.

  • 56:41

  • وَأَصْحَٰبُ ٱلشِّمَالِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلشِّمَالِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Solun adamları, nedir o solcular!

  • 56:42

  • فِى سَمُومٍۢ وَحَمِيمٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İçlerine işleyen bir ateş ve kaynar şu içinde,

  • 56:43

  • وَظِلٍّۢ مِّن يَحْمُومٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Kapkara dumandan bir gölge altındadırlar.

  • 56:44

  • لَّا بَارِدٍۢ وَلَا كَرِيمٍ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ki ne serindir, ne de faydalı.

  • 56:45

  • إِنَّهُمْ كَانُوا۟ قَبْلَ ذَٰلِكَ مُتْرَفِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Çünkü onlar bundan önce varlık içinde sefâhete dalmışlardı.

  • 56:46

  • وَكَانُوا۟ يُصِرُّونَ عَلَى ٱلْحِنثِ ٱلْعَظِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Büyük günahı işlemekte ısrar ediyorlardı.

  • 56:47

  • وَكَانُوا۟ يَقُولُونَ أَئِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًۭا وَعِظَٰمًا أَءِنَّا لَمَبْعُوثُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ve diyorlardı ki: "Biz ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?"

  • 56:48

  • أَوَءَابَآؤُنَا ٱلْأَوَّلُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    "Önceki atalarımızda mı?"

  • 56:49

  • قُلْ إِنَّ ٱلْأَوَّلِينَ وَٱلْءَاخِرِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    De ki: "Öncekiler ve sonrakiler"

  • 56:50

  • لَمَجْمُوعُونَ إِلَىٰ مِيقَٰتِ يَوْمٍۢ مَّعْلُومٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    "Belli bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."

  • 56:51

  • ثُمَّ إِنَّكُمْ أَيُّهَا ٱلضَّآلُّونَ ٱلْمُكَذِّبُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Sonra siz, ey sapık yalanlayıcılar!

  • 56:52

  • لَءَاكِلُونَ مِن شَجَرٍۢ مِّن زَقُّومٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Elbette bir ağaçtan, zakkum ağacından yiyeceksiniz.

  • 56:53

  • فَمَالِـُٔونَ مِنْهَا ٱلْبُطُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Karınlarınızı hep onunla dolduracaksınız.

  • 56:54

  • فَشَٰرِبُونَ عَلَيْهِ مِنَ ٱلْحَمِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Üstüne de kaynar su içeceksiniz.

  • 56:55

  • فَشَٰرِبُونَ شُرْبَ ٱلْهِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Susuzluk illetine tutulmuş develerin içişi gibi içeceksiniz.

  • 56:56

  • هَٰذَا نُزُلُهُمْ يَوْمَ ٱلدِّينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İşte ceza gününde onlara sunulacak ziyafet budur.

  • 56:57

  • نَحْنُ خَلَقْنَٰكُمْ فَلَوْلَا تُصَدِّقُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Biz sizi yarattık; tasdik etmeniz gerekmez mi?

  • 56:58

  • أَفَرَءَيْتُم مَّا تُمْنُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Attığınız meniyi gördünüz mü?

  • 56:59

  • ءَأَنتُمْ تَخْلُقُونَهُۥٓ أَمْ نَحْنُ ٱلْخَٰلِقُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onu siz mi yaratıyorsunuz yoksa yaratan biz miyiz?

  • 56:60

  • نَحْنُ قَدَّرْنَا بَيْنَكُمُ ٱلْمَوْتَ وَمَا نَحْنُ بِمَسْبُوقِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmez.

  • 56:61

  • عَلَىٰٓ أَن نُّبَدِّلَ أَمْثَٰلَكُمْ وَنُنشِئَكُمْ فِى مَا لَا تَعْلَمُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Böylece sizin yerinize benzerlerinizi getirelim ve sizi bilmediğiniz bir yaratılışta tekrar var edelim diye (böyle yapıyoruz).

  • 56:62

  • وَلَقَدْ عَلِمْتُمُ ٱلنَّشْأَةَ ٱلْأُولَىٰ فَلَوْلَا تَذَكَّرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?

  • 56:63

  • أَفَرَءَيْتُم مَّا تَحْرُثُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ektiğinizi gördünüz mü?

  • 56:64

  • ءَأَنتُمْ تَزْرَعُونَهُۥٓ أَمْ نَحْنُ ٱلزَّٰرِعُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?

  • 56:65

  • لَوْ نَشَآءُ لَجَعَلْنَٰهُ حُطَٰمًۭا فَظَلْتُمْ تَفَكَّهُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık. Hayret eder dururdunuz.

  • 56:66

  • إِنَّا لَمُغْرَمُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    "Doğrusu borç altına girdik."

  • 56:67

  • بَلْ نَحْنُ مَحْرُومُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    "Doğrusu, biz yoksul bırakıldık" (derdiniz).

  • 56:68

  • أَفَرَءَيْتُمُ ٱلْمَآءَ ٱلَّذِى تَشْرَبُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İçtiğiniz suya baktınız mı?

  • 56:69

  • ءَأَنتُمْ أَنزَلْتُمُوهُ مِنَ ٱلْمُزْنِ أَمْ نَحْنُ ٱلْمُنزِلُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?

  • 56:70

  • لَوْ نَشَآءُ جَعَلْنَٰهُ أُجَاجًۭا فَلَوْلَا تَشْكُرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Dileseydik onu tuzlu yapardık. O halde şükretseniz ya!

  • 56:71

  • أَفَرَءَيْتُمُ ٱلنَّارَ ٱلَّتِى تُورُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Yaktığınız ateşi gördünüz mü?

  • 56:72

  • ءَأَنتُمْ أَنشَأْتُمْ شَجَرَتَهَآ أَمْ نَحْنُ ٱلْمُنشِـُٔونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz?

  • 56:73

  • نَحْنُ جَعَلْنَٰهَا تَذْكِرَةًۭ وَمَتَٰعًۭا لِّلْمُقْوِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Biz onu bir ibret ve çölden gelip geçenlere bir fayda yaptık.

  • 56:74

  • فَسَبِّحْ بِٱسْمِ رَبِّكَ ٱلْعَظِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Öyleyse büyük Rabbinin adını yücelt.

  • 56:75

  • ۞ فَلَآ أُقْسِمُ بِمَوَٰقِعِ ٱلنُّجُومِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Hayır, yıldızların yerlerine yemin ederim.

  • 56:76

  • وَإِنَّهُۥ لَقَسَمٌۭ لَّوْ تَعْلَمُونَ عَظِيمٌ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Bilirseniz bu büyük bir yemindir.

  • 56:77

  • إِنَّهُۥ لَقُرْءَانٌۭ كَرِيمٌۭ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    O, elbette şerefli bir Kur'ân'dır.

  • 56:78

  • فِى كِتَٰبٍۢ مَّكْنُونٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Korunmuş bir kitaptadır.

  • 56:79

  • لَّا يَمَسُّهُۥٓ إِلَّا ٱلْمُطَهَّرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ona temizlenenlerden başkası el süremez.

  • 56:80

  • تَنزِيلٌۭ مِّن رَّبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    (O), âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.

  • 56:81

  • أَفَبِهَٰذَا ٱلْحَدِيثِ أَنتُم مُّدْهِنُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?

  • 56:82

  • وَتَجْعَلُونَ رِزْقَكُمْ أَنَّكُمْ تُكَذِّبُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Rızkınızı, yalanlamanızdan ibaret mi kılıyorsunuz?

  • 56:83

  • فَلَوْلَآ إِذَا بَلَغَتِ ٱلْحُلْقُومَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Can boğaza dayandığı zaman

  • 56:84

  • وَأَنتُمْ حِينَئِذٍۢ تَنظُرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ki o zaman siz (ölmek üzere olana) bakar durursunuz.

  • 56:85

  • وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنكُمْ وَلَٰكِن لَّا تُبْصِرُونَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.

  • 56:86

  • فَلَوْلَآ إِن كُنتُمْ غَيْرَ مَدِينِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Eğer cezalandırılmayacak iseniz,

  • 56:87

  • تَرْجِعُونَهَآ إِن كُنتُمْ صَٰدِقِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Onu geri çevirsenize; şayet iddianızda doğru iseniz.

  • 56:88

  • فَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلْمُقَرَّبِينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Fakat ölen kişiye gelince, eğer o rahmete yaklaştırılanlardan ise,

  • 56:89

  • فَرَوْحٌۭ وَرَيْحَانٌۭ وَجَنَّتُ نَعِيمٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.

  • 56:90

  • وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنْ أَصْحَٰبِ ٱلْيَمِينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Eğer O, sağın adamlarından ise,

  • 56:91

  • فَسَلَٰمٌۭ لَّكَ مِنْ أَصْحَٰبِ ٱلْيَمِينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    "(Ey sağcı), sana sağcılardan selam!"

  • 56:92

  • وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلْمُكَذِّبِينَ ٱلضَّآلِّينَ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ama yalanlayıcı sapıklardan ise;

  • 56:93

  • فَنُزُلٌۭ مِّنْ حَمِيمٍۢ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.

  • 56:94

  • وَتَصْلِيَةُ جَحِيمٍ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Ve cehenneme atılma vardır.

  • 56:95

  • إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ حَقُّ ٱلْيَقِينِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Kesin gerçek budur işte.

  • 56:96

  • فَسَبِّحْ بِٱسْمِ رَبِّكَ ٱلْعَظِيمِ
  • Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır Meali

    Öyle ise Rabbini o büyük ismiyle tesbih et.

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96